8 Nis 2010

İNSÂN SURESİ


İNSÂN SURESİ

بِسْمِ اللّهِ الرَّحْمـَنِ الرَّحِيمِ
هَلْ أَتَى عَلَى الْإِنسَانِ حِينٌ مِّنَ الدَّهْرِ لَمْ يَكُن شَيْئًا مَّذْكُورًا٭

İnsân Suresi ayet 1


إِنَّا خَلَقْنَا الْإِنسَانَ مِن نُّطْفَةٍ أَمْشَاجٍ نَّبْتَلِيهِ فَجَعَلْنَاهُ سَمِيعًا بَصِيرًا٭
İnsân Suresi ayet 2 


إِنَّا هَدَيْنَاهُ السَّبِيلَ إِمَّا شَاكِرًا وَإِمَّا كَفُورًا٭
İnsân Suresi ayet 3

 إِنَّا أَعْتَدْنَا لِلْكَافِرِينَ سَلَاسِلَا وَأَغْلَالًا وَسَعِيرًا٭
İnsân Suresi ayet 4

 إِنَّ الْأَبْرَارَ يَشْرَبُونَ مِن كَأْسٍ كَانَ مِزَاجُهَا كَافُورًا٭

İnsân Suresi ayet5

فَاصْبِرْ لِحُكْمِ رَبِّكَ وَلَا تُطِعْ مِنْهُمْ آثِمًا أَوْ كَفُورًا٭

İnsân Suresi ayet 24


Evet, Cenab-ı Allah’ın gayesi; insanların menşei ne olduğunu onlara bildirmektir. Allah’u Teâlâ Hazretleri buyuruyor ki: ‘Uzun uzadıya bir zamanlar geçmiştir ki, bu insan zikir edilmiyordu, yok idi, vucudu belli değildi. Kudreti ilahiyemizle bir sudan yarattık. O su erkek ile kadının suyu olarak, kadının rahminde ihtilat bulup (buluşturup) karıştırmak suretiyle bir şekli harikulade ki insan iskeletidir yarattık. Halden hale, tavırdan tavıra, nakil ettik. Göz verdik. Kulak verdik. Ta ki imtihana hazır bir hale getirdik. Ta ki tecrübe edelim tekalifi ilahiyemizi (ilahi tekliflerimizi) kabul mu eder? Yoksa red mi eder? Şükrani nimette bulunur mu? Yoksa küfranda bulunup, red mi eder? Aklı mümeyiz verdik. Allah’ın varlığını bütün delilleriyle görsün. Anlasın ve kabul etsin. Bununla beraber kendine hidayet yoluyla, delalet yolunu beyan ettik. Buhseti Resul ile beraber semavi kutubi mukaddeseleri nazil ettik. Bundan sonra ya mümin olup, nimeti ilahiyeye şükür eder.  Ve yahut şaki facir olup, küfrü tercih eder. Burada bazı ayetlerdeki gibi Cenab-ı Allah’u Teâlâ insanlara ihtiyar yolu göstermiştir. Yani küfrü tercih ettiğinden elbette elinden, ayağından, boynundan cehennem ateşinden mamul olarak, zincirlerle bağlanıp, cehenneme atılacaktır. İtaat ile evamiri ilahiyeyi ifa ederek, Muhammed-ül Resul’ün ahlakıyla ahlaklanıp, rahi hidayeti (hidayet yolunu) kabul edip, muameleyi haseneyi ilahiyeye mazhar olup, darül nimet cennetül firdevse kesbi istihkak eder (hak kazanır). Dünyada iken bır ve haseneyi elde edip, taati cebbari layezale bila naksin ifa edenler için kokusu misk ile kafura benzer. Meşrubatlar vardır. Gamsız ve kedersiz istirahat ederek, ebedi olarak, o cennete kalacaklardır.

Ey nebiyim Muhammed (s.a.v)!

Sabır eyle. Allah’ın hükmü ve kazasını bekle. Elbette onlar ki şehvetlerine münhemik (çok düşkün) olup, gayri meşruyette bulunup, kimi facir, kimi fasık, kimi zalim, kimi münafık, kimi kâfir olarak, imrarı hayat edeler. İntikam alınacaktır. Sakın onlardan asi yani günahkâr olsun, kâfir olsun, fark etmeksizin hiçbir kimselerini dinleme ve sözlerine göre hareke etme. Bekle zamanı gelsin. Onları biz muaheze ederiz (sorgularız). Sen Rabbi’ne ibadet eyle. Hem sabah ve hem de akşam vakitlerinde gece vakitlerinde de Allah’ına secdeye var. Burada teheccüd namazı Efendimize mahsus olarak zikir edilmiştir.

Bediûzzaman Said Nursi Talebelerinden Fakih Şükrü zâde
Muhammed Nuri ÇELİK


Hiç yorum yok:

Yorum Gönder

E=mc2 ?

Güneş Sistemi

Güneş Sistemi
Üstteki resimle bu resim arasındaki benzerliği farketmişsinizdir Güneş Sistemi de diğer sistemlerle birlikte bir merkez etrafında dönmektedir. Ancak biz henüz bunu keşfedemediğimizden bu sözün bilimsel bir dayanağı yoktur.

Cevşen