9 Nis 2010

KAMER SURESİ


KAMER SURESİ

 بِسْمِ اللّهِ الرَّحْمـَنِ الرَّحِيمِ

اقْتَرَبَتِ السَّاعَةُ وَانشَقَّ الْقَمَرُ٭ وَإِن يَرَوْا آيَةً يُعْرِضُوا وَيَقُولُوا سِحْرٌ مُّسْتَمِرٌّ٭

Kamer Suresi ayet 1 -2

Evet, bu sureyi şerif evveliyatında dahi (a.s)’mın mücizesi olarak hem peygamberliğini ve hem de kıyametin yakın bir zamanda vuku bulacağını heber verip tasdik eder. Evet, bileseniz ki kıyametin vuku bulması çok yakındır. Alametler onu gösteriyor. Kamerin ikiye parçalanıp ayrılması mucize olarak peygamberin risaletini tasdik eylediği gibi kıyametin yakın olduğunu da haber veriyor. Her ne kadar Mekke müşrikleri inkâr etseler de. Çünkü o müşrikler böylesi harikalarda bir alameti görünce yüzlerini çevirip inkârla beraber bu Muhammed’in sihridir. Diye alaycasına haberleşiyorlardı. Hatta Ebu Cehil etrafına dedi ki: ‘Sabır edin ta ki çöl Arapları gelinceye kadar onlardan soracağız. Haber ne ise doğru yanlış öğreneceğiz.’ Ehli bevadi geldiğinden gördüklerini söyleyince tekzip edildiler. Ve müşrikler inkârlarında devam ettiler. Mistaki;

وَكَذَّبُوا وَاتَّبَعُوا أَهْوَاءهُمْ وَكُلُّ أَمْرٍ مُّسْتَقِرٌّ

Kamer Suresi Ayet 3

Yani her kim ne derse her emir mehalline varır. Hayr olan ehli hayrın yanında müstekar (sabit) olur. Şer ise ehli şerrin yanında istikrar eder (kalır).

 إِنَّا كُلَّ شَيْءٍ خَلَقْنَاهُ بِقَدَرٍ٭ وَمَا أَمْرُنَا إِلَّا وَاحِدَةٌ كَلَمْحٍ بِالْبَصَرِ٭

Kamer Suresi ayet 49-50

Biz azümüşan levhul mahfuzda her şeyi bir müddete bağlı olarak kaydetmişizdir. Bizim icadımız emre bağlıdır. İkinci bir emre ihtiyaç yoktur. Saniye bile tehir (erteleme) yoktur.
 
وَلَقَدْ أَهْلَكْنَا أَشْيَاعَكُمْ فَهَلْ مِن مُّدَّكِرٍ٭ وَكُلُّ شَيْءٍ فَعَلُوهُ فِي الزُّبُرِ٭

Kamer Suresi ayet 51-52

Evet, Cenab-ı Allah’u Teâlâ geçmiş ehli küfür onlara misal olarak heber veriyor. Ve buyuruyor ki: ‘Acaba bu müşrikler onlar gibi geçmişte daha güçlü ve daha kuvvetli daha haşmetli olanları bilmezler mi? Küfür üzere delalete girip helak ve nabud (yok) oldular. Bunları derhatır ederek (hatırlayarak) müteyeiz olmazlar mı? Geçmiş ümmeti mükezzibelerin (yalanlayan ümmetlerin) fiil ve işlemleri harfiyen hafeza meleklerin kitaplarında hayr da olursa şer de olursa yazılı olarak mevcuttur. Şaşırma ile unutturma mümkün değildir.

وَكُلُّ صَغِيرٍ وَكَبِيرٍ مُسْتَطَرٌ

Kamer Suresi ayet 53

Amel ne olursa olsun büyük, küçük, iyi, kötü, az, çok elbete ayiniyle levhul mahfuzda yazılı olarak muhafaza altında alınmıştır. Ve mahfuzdur.


 إِنَّ الْمُتَّقِينَ فِي جَنَّاتٍ وَنَهَرٍ

Kamer Suresi ayet 54

Muhakkak bileseniz ki guruhi müttakin darül mükâfat denilen cennet makamlarındalar. Allah’ın onlara verdiği sonsuz nimeti ilahiyesiyle müteneim olarak (nimetler içinde) ebedi hayat yaşarlar. Cenab-ı Allah’u Teâlâ’nın rıza gösterdiği yüksek makamdalar. O makam indi ilahiyede makamı muallâ deniliyor. Öyle bir kudret sahibi olan Rabbi Rahim’in nezdindeki hiçbir güç hiçbir kuvvet onun sultaniyetine müdahale edip aciz etmez. Çünkü her varlığın mücidi ve her şeyin sahibi O’dur.

Kamer süresi seçkin ayetleriyle burada son buldu.

Bediûzzaman Said Nursi Talebelerinden Fakih Şükrü zâde
Muhammed Nuri ÇELİK




Hiç yorum yok:

Yorum Gönder

E=mc2 ?

Güneş Sistemi

Güneş Sistemi
Üstteki resimle bu resim arasındaki benzerliği farketmişsinizdir Güneş Sistemi de diğer sistemlerle birlikte bir merkez etrafında dönmektedir. Ancak biz henüz bunu keşfedemediğimizden bu sözün bilimsel bir dayanağı yoktur.

Cevşen